Hakan ARSLAN

Yayınladıklarımı Değil Taslak Olarak Kaydettiklerimi Görmelisiniz!

Kimsenin Bilmediği Bir şey mi Biliyoruz?

Öncelikle 2015 herkes için güzelliklerle dolu bir yıl olur umarım…

İlk defa bir yılın son günü yazı yazıyorum bloguma. Konusu da tabi ki noel (christmas), noel baba (santa claus) ve yılbaşı…

Her sene aynı konuyu tartışıyoruz malumunuz. Kimse böyle bir yazıyı okumak istemeyecektir, eminim görür görmez “aman sen de mi aynı konuyu yazdın yahu” diyeceksiniz, ama iki dk. sabredin okuyun hadi ;)

Ülkemizde yılbaşı her sene büyük etkinliklerle, sokaklar süslenerek güzelce kutlanıyor, ama iki kesim (muhafazakar olanlar ve olmayanlar) birbirine düşüyor. Bu tartışma iki madde ile özetlenebilir;

  • Muhafazakar hayat süren kardeşlerimiz günah olduğunu söyleyerek “yılbaşını kutlamıyoruz” , “noel kutlamıyoruz” diyorlar.
  • Yılbaşını kutlamayı seven kardeşlerimiz ise “yahu cahillik yapmayın noel 25 Aralık’da kutlanıyor, şunu birbirinden ayırın” der.

Şimdi bakınca kutlayan arkadaşların dediği gibi noel 25 Aralık da, doğru. Yılbaşı ve noel birbirinden farklı şeyler gerçekten, amaaaaa çok güzel bir aması var işin.

Noel baba, çam ağacı, hindi vs. bunlar bunlar hristiyanların noel de kullandığı semboller ve biz bu sembolleri yılbaşına taşımışız nasıl olduysa.

İki video var aşağıda, birisinde hristiyan bir ülkede yılbaşı gecesi sokaklardan görüntüler, diğerinde de bizim sokaklarımızdan görüntüler var. Önce izleyin dikkatlice onları, sonra devam edelim.

Aslında bir de hristiyanların noel videosunu koyabilirdim ama gerek yok, ikinci video da ki görüntüden farklı bir görüntü değil.

Bir dakika ne dedim ben “ikinci videoda ki görüntülerden farklı bir görüntü değil mi” evet evet, hani bizim yılbaşı videomuzda insanlar kırmızılı kırmızılı, noel baba şapkaları takmış, sokaklarda noel babalar var ya, işte hristiyanlarda da noel günü sokaklar bu şekilde.

Durup düşünüyorum, arkadaş kim bizim kafamızı karıştırmış bu kadar? Hani kızılıyor ya muhafazakar arkadaşlarımıza karıştırmayın birbirlerine diye, yahu nasıl karıştırılmasın, Noel gibi kutluyoruz adeta, komple hristiyan adetleri gerçekleştiriliyor bizim sokaklarımızda yıl başında!

Şunu da merak ediyorum, hani televizyonlarda, dünyadan yılbaşı görüntülerinin olduğu haberler olur ya hep bir gün sonra, yurt dışında bir yerde bizim görüntümüzü koyduklarında, adamlar demiyor mu “yahu bunlar noeli mi kutlamış dün :O ” , “Türkiye’de neden yılbaşı günü sokaklarda noel babalar var” demeliler, çünkü adamlar noeli kutlayalı, noel babaları rafa kaldıralı, hindilerini yiyeli 6 gün olmuş.

Soruyorum size şimdi, kimsenin bilmediği birşey mi biliyoruz? Biri bana açıklasın devlet kurumlarından tutun da büyük şirketlerimize, tv kanallarına kadar herkesin yılbaşını noel babalar ile kutlamasını. Nasıl bir karmaşa bu?

“Kimsenin Bilmediği Bir şey mi Biliyoruz?” için 3 yanıt

  1. cem avatarı

    Boşver milleti, sen ne yaptın? Nasıl kutladın? O niyetle bir çekirdek bile yemenin imana zarar verdiğini biliyor muydun? Kutlayacak olanlar zaten zulaları eve stoklamış, kılıfını ayarlamaya çalışıyorlar.

    Dün televizyonda bir ailenin hazırlığını gösteriyordu. Biraz yaşlı bir adama giydirmişler kırmızı şapkayı bi de zorro gözlüğünü… Ama adamdaki şaşkınlık gözlerinden okunuyor. Normalde öldürsen kırmızı giymeyecek birisine çekim var diye zorla giydirmişler sanırım:D Acayip komikti:D

    1. bosshakan avatarı

      Milleti boşver olmaz işte Cem, bildiğin saçma sapan bir hal içindeyiz.

  2. Emin Tolga Ozdemir avatarı
    Emin Tolga Ozdemir

    Noel Baba 150 yıl öncesine kadar batı dünyasının da çok umurunda değildi, çünkü Anadolu’dan, bugün yaşadığımız topraklardan çıkma, efsanelere dayalı bir karakterdi. Amerika’da 19. yüzyılın sonlarına doğru, yazılan bir şiir için yapılan karikatür ile tanıştılar imaj olarak. Bugün tüm dünyada bilinen popüler Noel Baba imajını ise 1930’lu yıllardaki başarılı Coca Cola pazarlama çalışmalarına borçluyuz. Kırmızı-Beyaz rengi de Coca Cola’dan dolayıdır zaten, çağrıştırması için onun renklerini taşır. Öncesindeki çizimlerde kıyafetleri yeşil renk ağırlıklıydı. Coca Cola’nın Amerika’da Christmas ve Hristiyan olmayan ülkelerdeki yeni yıl-yılbaşı kutlama reklam kampanyalarıyla yaygınlaşıp dünyadaki hemen her ülkeye girmeyi başardı. Dinle alakası olmayan, kalmayan, dünyadaki hemen her ülkede yer bulan global bir karakter haline geldi. Bugünkü “Noel Baba, yılbaşı, Christmas” kafa karışıklığının sebebi de bilmeyenler için budur.

    “Türklerde yeni yıl kutlamaları”nı ve “Yeniden doğuş/Çam bayramı”nı bir araştırmanı öneririm, Orta Çağ Türklerine kadar gider. Özellikle Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın araştırmaları vardır. Çam süsleme geleneğinin Hristiyanlara ait bir gelenek olmadığını Sümerler’de bile olduğunu, Türklerin de Orta Asya’da çam süsleme, yeni yıl kutlama geleneklerinin olduğunu, o dönem Avrupalıların bunlarla Türklerin Attila ile Avrupa’ya yaptığı seferler neticesinde tanıştığını vs öğrenebilirsiniz.

    Başlangıc olarak ben bir kaynak vereyim, daha fazlasını merak eden Google’dan bulabilir:
    “Yeni yıl kutlamaları, çam ağacı süsleme bir Türk geleneği mi?” – http://bit.ly/1vJrck3

    Gelelim yılbaşı kutlamalarının bizlere nasıl geldiğine, başladığına… Bunun için de şöyle bir kaynak vereyim, daha fazlasını isteyen kendi araştırsın:
    “TÜRKLER’DE YILBAŞI KUTLAMALARI” – http://goo.gl/6mw82f

    Bu kutlamaların yılbaşını kutlayan dünyadaki her dinden her inançtan diğer ülkeler, milletler gibi bizim için de bir dini içeriği yoktur. Sadece eğlenmek amacıyla kutlanır, tıpkı kendimizin, ailemizin, arkadaşlarımızın vb doğumgünlerinin kutlanması gibi. O gün bir nevi dünyanın doğumgünü kutlanır. Yılbaşında hindi yenmesi de tamamen tercih meselesidir. Hristiyanlar Christmas’tan kalma alışkanlıkla bunu sürdürüyor olabilir. Ama diğerleri canı ne isterse; isteyen tavuk yer, isteyen dana, isteyen koyun eti, et istemeyen de hiçbirini yemez. Bazılarımız seviyor ve o gün onu tercih ediyor diye kimseyi dini mazeret göstererek eleştiremeyiz. Türk milleti yakın zamanlara kadar hindi tercih etmezdi zaten. Kuş gribi salgınından sonra tavuk etine alternatif olarak sunulmasıyla biraz arttı. Buna rağmen tüketimi günümüzde Amerika’da yıllık ortalama 7 kiloyu, Avrupa’da 3 kiloyu geçerken ülkemizde 600gr civarındadır (http://bit.ly/1CVsqAb). Sonuçta hindi bizler için bir “Domuz eti” de değildir, yenmesinde bir sakınca da yoktur…

    Bir müslüman olarak yılbaşına, noel babaya, hindi etine gösterilen bu kadar hassasiyetin dinimizin asıl emirlerinden, son yıllarda en güzel örneklerini gördüğümüz “hırsızlık, yolsuzluk, ahlaksızlık, yalan-dolan” için de gösterilmesi, protesto edilmesi, dinin bunlarla elden gittiğinin görülebilmesi dileğiyle…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Nedir?

Yazıyorum işte yazasım gelince bir şeyler!